Bir önceki yazımda Karadeniz'de otostopla başlayan maceramdan bahsetmiştim. Bu yazıda, yolculuğumun ikinci bölümünü sizlerle paylaşacağım. İstanbul'dan başlayıp Karadeniz'in büyüleyici doğasında ilerlerken yaşadığım maceraları anlatacağım. Sakarya, Bolu ve Düzce'den geçerek Ordu'ya kadar uzanan bu yolculuk, unutulmaz anılarla doluydu.
İstanbul'dan Yola Çıkış
Sabahın erken saatlerinde İstanbul'dan yola koyuldum. Şehrin gürültüsünden uzaklaşıp doğayla iç içe bir maceraya atılmak beni çok heyecanlandırıyordu. İlk hedefim Sakarya'ydı ve otostop maceram başladı. İstanbul'dan çıkarken, şehrin kalabalığından uzaklaşıp doğanın huzuruna doğru yol almak harikaydı.
Sakarya'da Duraklama
Sakarya'ya vardığımda, eski bir arkadaşımın evinde kısa bir mola verdim. Birlikte yaprak sarma yaptık ve bu lezzetli yemeğin tadını çıkarırken, yolculuğumun geri kalanı için enerji topladım. Arkadaşımın evindeki bu sıcak karşılama, yolculuğumun ilk saatlerini özel kıldı.
Sakarya'dan Bolu'ya
Sakarya'dan Bolu'ya doğru yola devam ettim. Otostopla ilerlerken, bir tır şoförü beni aldı. Mehmet Bey adındaki bu şoför, yol boyunca bana Karadeniz'in güzelliklerinden ve kendi hayat hikayesinden bahsetti. Yolculuk boyunca bol bol çay içtik ve sohbet ettik. Bolu'ya vardığımda, doğanın güzellikleri beni büyüledi.
Bolu'da kısa bir yürüyüş yaparak şehri keşfettim. Bolu'nun temiz havası ve yeşil doğası, yolculuğuma ayrı bir huzur kattı.
Bolu'dan Düzce'ye
Bolu'daki kısa molanın ardından, Düzce'ye doğru yola koyuldum. Düzce'de Mescid-i Selam cemaatiyle tanışma fırsatım oldu. Bu sıcak ve misafirperver insanlarla tanışmak, yolculuğumun en unutulmaz anılarından biriydi. Onlarla birlikte namaz kıldım ve güzel sohbetler ettik. Cemaatin hikayeleri ve misafirperverliği beni çok etkiledi.
Düzce'den Ordu'ya
Düzce'deki keyifli zamanın ardından, Ordu'ya doğru yola çıktım. Bu sefer, genç bir çiftin arabasına bindim. Yol boyunca çeşitli sivil araçlara ve tırlara otostop çektim. Bindiğim araçlardaki şoförlerle yaptığım sohbetler, yolculuğumu daha da anlamlı kıldı. Her biri farklı hikayelere sahipti ve bu hikayeleri dinlemek beni çok mutlu etti.
Ordu'da Kısa Bir Duraklama
Ordu'ya vardığımda, ilk olarak Boztepe'ye çıktım. Boztepe'den Ordu'nun panoramik manzarasını izlemek inanılmazdı. Teleferikle yukarı çıkarken şehrin tüm güzelliklerini görme fırsatım oldu.
Ordu'da kısa bir süre geçirdim ve sahil boyunca yürüyüş yaptım. Şehrin tarihi ve kültürel yerlerini gezdim, eski Ordu evlerini, sokaklarda yürürken karşılaştığım küçük butikleri ve kafeleri keşfettim. Ayrıca, Ordu'nun ünlü yemeklerinden pideyi denedim ve yerel halkla sohbet etme fırsatım oldu. Ordu'da insanlar gerçekten çok misafirperverdi ve bu beni çok mutlu etti.
Karadeniz'de otostopla yaptığım bu bir günlük yolculuk, unutulmaz anılarla dolu bir serüvendi. İstanbul'dan başlayıp Sakarya, Bolu ve Düzce'den geçerek Ordu'ya kadar uzanan bu yolculuk, hem doğanın hem de insanlarının sıcaklığıyla beni büyüledi.
Yol boyunca bindiğim araçlardaki şoförlerle yaptığım sohbetler, farklı hayatları ve hikayeleri tanımamı sağladı. Bu yolculuğun her anını videoya çekerek, size bu anları göstermeye çalıştım. Umarım eğlenceli bir video olmuştur.
İyi seyirler ve bir sonraki yazımda, Gürcistan'a doğru yolculuğumuzun devamını paylaşacağım. Takipte kalın!
Bu Yolculuğu Beğendiyseniz, Beni Diğer Platformlarda da Takip Edin!
►YouTube: Seyahat videolarımı izlemek için YouTube kanalımı ziyaret edin.
►Instagram: Yaylalar ve daha fazlası için Instagram hesabımı takip edin.
►TikTok: Maceralarımı kısa videolar halinde izlemek için TikTok hesabıma göz atın.
►Facebook: Blog yazıları ve duyurular için Facebook sayfamı takip edin.
►Twitter (X): Seyahat haberleri ve bilgiler için Twitter (X) hesabımı takip edin.
